Covid-19 pandemisi sürecinde küresel ticaretteki zorlukları aşabilmek

Paylaş:
Okuma süresi 2 dakika

Covid-19 salgının küresel çaptaki ticarete büyük etkileri; yeni kavramları, yeni bakış açıları, yeni olumlu getirilerine ek olarak zorlukları da yanında getirdi. Bu yeni durumların bazıları; Çin’e ve Asya kıtasına çok fazla olan bağımlılığı düşürmek, küresel tedarik zincirlerini yeniden şekillendirme, ticarette bölgesel olarak organik tarım ürünleri ve yeşil ticaret gerçekleştirme; güvenli, hijyenli bir şekilde üretim ve ticarette dijitalleşmeye geçiş olarak ifade edilebilir.

Küresel tedarik zincirlerindeki bu yeni oluşum, özellikle küresel salgının tabiri caizse getirip kucağımıza bıraktığı bombanın neden olduğu önemli aksaklıklarla birlikte ‘tedarik çeşitliliği’ hususunu öncelikli hale getirdi. Buna göre, sadece iç tedarik ile üretim gerçekleştiren firmalar açısından bakıldığında, dış tedarikçi firmaları da bu sürece ilave etmek; diğer taraftan sadece dış tedarikçi firmalar ile çalışan firmalar için yeni iç tedarikçi firmalar edinilmesi artık eskisinden daha önemli hale gelmiştir. Küresel salgın ve pandemi koşulları, kıtalararası etkileşim halindeki ticaretin, özellikle limanlarda konteynerlerin yük bindirme-boşaltma işlemlerinin dengesizleşmesine ve hayli uzun sürmesine neden olmuştur.  Konteyner kapasite miktarlarının ölçüsü ‘altın’ değerine gelmiş boyuttadır.

Bu sebeple, Şanghay şehrindeki bir limandan Los Angeles şehrindeki bir limana konteyner maliyeti 2019 Haziran ayına göre iki katına, Rotterdam şehrindeki bir liman için de dört katına çıkmış haldedir. Türkiye açısından ise, daha önce ortalama 2500 dolara gelmekte olan konteyner maliyet boyutları, bazı yerler için 7000 dolara gelmesine rağmen,  Türk ihracatçısı ürününü yollamak için konteyner bulamaz hale gelmiştir. Bu durum, bugün ve gelecekte, küresel ticaret dünyasında nearshoring olarak da ifade edilen yakın coğrafyadan tedarik edinilmesini daha önemli noktalara getirecektir. Türkiye’nin ‘güvenilir liman tedarik eden ülke’ olma durumu, Avrupa kıtası, Amerika Birleşik Devletleri, Orta Doğu Bölgesi, Körfez ve Afrika ülkelerinden ürün taleplerini yoğun hale getirecek ve bu siparişler kat ve kat artacaktır. Bununla beraber, Covid-19 salgını sonrasında küresel ticaret boyutu, üretici, tedarik eden firmalar, eski durumlardan daha yüksek standartlarda iş gerçekleştirmeye zorlayacaktır. Firmalar, almış olduğu siparişleri vaktinde teslim edebilmek için kendisi bünyelerinde hammadde ve ara mamul içeren büyük tedarik zincirleri oluşturmak durumunda olacaklardır. Bu durum, Türk ihracatçısı için daha büyük tedarik zincirleri ortaya çıkarırken, serbest ticaret sözleşmeleri ve bölgesel ticaret anlaşmalarını yakın bir şekilde izlenmesi ve Türkiye’ye ulaşmak için değişik yollar aranması önem kazanacaktır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir